Rönesansın Kalbinde Masalsı Bir Rota San Marino & İtalya Köyleri Turu

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından San Marino Gezisi için otelimizden ayrılıyoruz. 

Tarihi 301 yılına kadar dayanan ve Avrupa’nın en küçük devletlerinden biri olan San Marino’yu ayrıntılarıyla keşfetmek için tam bir gün ayırıyoruz. San Marino’nun tepelerinde konumlanmış olan Guaita Kalesi’nde yürüyüş yaparak kentin savunma yapısının bir parçası olan bu kaleden çevredeki manzaraya doyuyoruz.

Ardından, daha küçük ve tepeye yerleştirilmiş olan Cesta Kalesi’ne çıkarak, buradan da Apennin Dağları’nın engin vadilerini seyre dalıyoruz. Şehir merkezinde kısa bir yürüyüşün ardından, bu özgürlüğün simgesi olan devlete dair daha derinlemesine bilgi edinebilmek için San Marino Devlet Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Müzede, antik çağlardan Orta Çağ’a kadar olan dönemlere ait eserleri, belgeleri ve sanat koleksiyonlarını inceliyoruz. Öğle saatlerinde ise, şehrin daracık Arnavut kaldırımlı sokaklarında dolaşıyor ve yerel kafelerde San Marino’ya özgü lezzetleri tadıyoruz. Akşamüstü, San Marino’nun tarihi binaları ve dükkanlarının oluşturduğu şirin çarşısında küçük alışveriş molaları veriyoruz.

Gezi sonrasında otelimize dönüyoruz.

Tüm Tourjuvistler’e keyifli bir akşam ve iyi geceler dileriz.

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından Siena & San Gimignano Gezisi için otelimizden ayrılıyoruz. 

Bugün Toskana’nın kalbine doğru yolculuğumuza başlıyoruz. Orta Çağ’ın ruhunu hissetmek ve tarihle iç içe bir gün geçirmek için ilk durağımız, tarihi Piazza del Campo Meydanı’nda her yıl yapılan ünlü Palio yarışlarıyla tanınan Siena. Bu meydanın çevresindeki tarihi yapıları, Gotik tarzın en güzel örneklerinden biri olan Siena Katedrali’ni ve şehrin meydanını süsleyen Torre del Mangia Kulesi’ni görüyoruz.

Siena’daki gezimizin ardından, San Gimignano’ya geçiyoruz. Burada, Orta Çağ’da inşa edilen kulelerin oluşturduğu masalsı manzarayı seyrederken kendimizi adeta geçmişte bir zaman yolculuğu yaparken buluyoruz. Bu kuleler, San Gimignano’yu rakiplerinden ayıran, güç ve zenginlik sembolleridir. Üzüm içeceği dükkanları ve zeytinyağı mağazalarının çevrelediği sokaklarda yürürken, şehrin büyüleyici atmosferinde kayboluyoruz.

Akşamüstü volkanik tüf üzerine inşa edilmiş Orvieto’ya varıyoruz ve otelimize yerleşiyoruz.

Tüm Tourjuvistler’e keyifli bir akşam ve iyi geceler dileriz.

Güne otelde alacağımız kahvaltı ile başlıyoruz ve ardından bugünkü gezimize başlıyoruz.

Orvieto Katedrali’nin Gotik mimarisindeki detayları inceleyerek güne başlıyoruz. Bu devasa katedralin ön cephesi ve vitray pencereleri, Orvieto’nun simgesi niteliğinde. Daha sonra, Orvieto’nun yeraltı mağaralarını keşfe çıkıyoruz; yeraltı dünyasında bir tura katılarak bu mağaraların tarihi ve Orvieto halkı için taşıdığı anlamı öğreniyoruz.

Orvieto’nun ardından, Etrüsk uygarlığının derin izlerini taşıyan Pitigliano’ya hareket ediyoruz. Burada, taş evlerin kayalıkların üzerinde asılı gibi durduğu eşsiz bir mimari yapıya tanık oluyoruz. Toskana’nın bu gözde kasabasını keşfettikten sonra, Civita di Bagnoregio’ya geçiyoruz. “Ölmekte olan şehir” olarak bilinen Civita, yüzyıllardır süregelen erozyon sebebiyle neredeyse terkedilmiş, mistik bir atmosferi olan bir köy. Daracık sokaklarında yürüyüp, doğanın ve tarihin bir arada sunduğu bu eşsiz manzarayı keşfediyoruz.

Gezi sonrası otelimize dönüyoruz ve serbest zaman.

Tüm Tourjuvistler’e keyifli bir akşam ve iyi geceler dileriz.

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından Positano Gezisi için otelimizden ayrılıyoruz. 

Positano’nun pastel renkli evleri ve dar sokakları arasında geçen bir gün Amalfi Kıyıları’nın muhteşem manzaraları eşliğinde, Positano’nun yokuşlu sokaklarında yürüyüş yapıyor ve denizin kente kattığı huzuru hissediyoruz. Akdeniz’e özgü tatları deneyimleyebileceğimiz yerel bir restoranda yemek molası verdikten sonra, Positano’nun el yapımı seramikleri ve kıyafetleriyle ünlü butiklerinde alışveriş yapıyoruz. Kıyı boyunca yapacağımız tekne turu ise bu küçük kasabanın güzelliklerini denizden keşfetmemizi sağlıyor. Positano’da geçirdiğimiz gün boyunca bu kasabanın zarif ve dingin atmosferini deneyimledikten sonra, otelimize transfer oluyoruz.

Akşamın geri kalanı Positano’nun keyfini çıkarmanız için serbest zaman.

Tüm Tourjuvistler’e keyifli bir akşam ve iyi geceler dileriz.

Güne otelde alacağımız kahvaltı ile başlıyoruz ve ardından bugünkü gezimize başlıyoruz.

Positano’dan feribotla Capri Adası’na geçiyoruz. Capri’nin büyüleyici doğası ve berrak suları ile çevrili Blue Grotto’yu tekne turu ile keşfetmek, bu adanın sunduğu doğa harikalarını yakından görme fırsatı sunuyor. Adada yürüyüş yapıyor, beyaz kireç badanalı evlerin arasında kayboluyor ve Faraglioni kayalıklarını seyrediyoruz. Capri’nin dar sokaklarında alışveriş yaptıktan sonra, Amalfi Kıyıları’nın zarif kasabası Ravello’ya hareket ediyoruz.

Villa Rufolo’nun teraslı bahçeleri ve Villa Cimbrone’nin balkonlarından bakarak, Amalfi Kıyıları’nın büyüleyici manzarasını izliyoruz. Günü, Ravello’nun sessiz ve huzur dolu atmosferinde tamamlayarak Positano’ya geri dönüyoruz ve serbest zaman.

Tüm Tourjuvistler’e keyifli bir akşam ve iyi geceler dileriz.

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından Salerno & Castelmezzano Gezisi için otelimizden ayrılıyoruz. 

Salerno’nun sakin sahil kasabası atmosferinde kısa bir tur yapıyor ve şehrin İtalyan Rönesans mimarisi ile buluşmasını gözlemliyoruz. Sonrasında, Lucania Dağları’nın kucağında yer alan Castelmezzano’ya geçiyoruz. Bu dağ köyünde, dik yamaçlar arasına sıkışmış evlerin panoramik manzarası eşliğinde yürüyüş yapıyor ve doğal güzellikleri keşfediyoruz. Akşamüstü, doğayla iç içe bir deneyim ve dağ havasının dinginliği eşliğinde konaklıyoruz.

Tüm Tourjuvistler’e keyifli bir akşam ve iyi geceler dileriz.

Güne otelde alacağımız kahvaltı ile başlıyoruz ve ardından bugünkü gezimize başlıyoruz.

Gezimizin sonlarına yaklaşırken, sabah kahvaltı sonrası ilk uğrak noktamız olan Matera’ya ulaşıyoruz. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ve mağara evleri ile ünlü Matera, bize tarih öncesi çağlara bir yolculuk yapma fırsatı sunuyor. Burada, taş mağaralarda nasıl bir yaşamın sürdüğünü gözlemleyip Sassi bölgesini keşfediyoruz.

Ardından, Apulia Bölgesi’nin masalsı kasabası Alberobello’ya geçiyoruz. Trulli adı verilen beyaz taş yapıları ile ünlü bu kasaba, adeta bir masal diyarını andırıyor. Akşamüstü, bu eşsiz kasabanın büyüleyici atmosferini deneyimledikten sonra, gece Alberobello’da konaklıyoruz.

Tüm Tourjuvistler’e keyifli bir akşam ve iyi geceler dileriz.

Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından Puglia’nın incisi Bari’ye transfer oluyoruz. Burada, Eski Şehir (Bari Vecchia) ve Aziz Nikola Bazilikası’nı keşfediyor, daracık taş sokaklarında yürüyüş yapıyoruz. Günü şehrin canlı atmosferinde geçirip, son bir İtalyan kahvesi ile veda ediyoruz.

Rehberimizin belirteceği saatte havalimanına transfer oluyoruz. Kontuarına varsa bagajınızı teslim ettikten ve pasaport kontrolünden geçtikten sonra uçağın kapısına geçiyoruz. Türk Hava Yolları tarifeli seferi ile gerçekleşecek İstanbul uçuşumuzun ardından ülkeye giriş ve bagaj alma işlemlerinin ardından bir sonraki gezide görüşmek üzere Tourjuvistler ile vedalaşıyoruz.

Havalimanı çıkışında sizi bekleyen ve bilgileri dönüş uçuşunuz öncesi size iletilmiş özel transfer aracınız ile evlerinize transferiniz gerçekleşiyor.

Bir sonraki Tourjuva gezisinde görüşmek üzere. Sevgiler